“Sıradışı Bir Meksika Yolculuğu”

André-Pierre Gignac, 14/15 sezonunda muazzam bir yıl geçirip, kariyerinin en parlak dönemlerinden birini yaşamıştı. Marcelo Bielsa’nın Marsilya’sında 21 gol atan Gignac, Olympique Lyon’lu Lacazette’in arkasında ligin en golcü 2. oyuncusu olmuştu.

Marsilya ile sözleşmesi 2015 yazında bitecek olan 29 yaşındaki Gignac, bir santrforun belki de en olgun dönemini geçirdiği yaşlardan birindeydi.

O dönem çıkan haberlere göre Gignac, takımı Marsilya’nın sözleşme uzatma teklifini reddetmişti. Bosman kuralı sayesinde Ocak ayı itibarıyla İngiltere’den Arsenal, İtalya’dan Inter ve Napoli, Rusya’dan Dinamo Moskova, birkaç Suudi Arabistan takımı ve hatta ülkemizden Galatasaray da dâhil olmak üzere takımların büyük ilgisi içerisindeydi.

Tarihler 2015 Temmuz’u gösterdiğinde Gignac, bütün futbol dünyasını şoke edecek bir karar verdi. Gignac’ın tercihi ne çok büyük paralar kazanacağı Suudi Arabistan ne de en üst seviyede futbol oynamaya devam edeceği Arsenal, Inter gibi bir kulüp olmadı.

André-Pierre Gignac, Meksika ligindeki Tigres UANL’a transfer oldu. Bu kararın arkasındaki şey para değildi çünkü Meksika’da kazanacağı ücret diğer aldığı tekliflerden daha düşüktü. O dönem birçok kişiye göre Gignac’ın yaptığı hamle ilgi odağı olmaktan uzaklaşıp baskıdan kaçmak olarak yorumlandı.

Meksikalılar futbol sporunu aynı bizim gibi çok ciddiye alan bir millet. Futbolla yatıp kalkan bir millet olarak düşünüldüğünde Gignac’ın kendileri için dünya devleri ve şaşalı ücretleri reddetmesinin Meksikalı taraftarlar için ne denli büyük bir şey olduğunu anlayabilirsiniz. Tıpkı şu günlerde benzerini yaşadığımız Icardi – Galatasaray hikâyesi gibi. Gignac, daha topa bile dokunmadan adını her Tigres taraftarının gönlüne kazıdı.

Gignac Meksika’ya indiğinde taraftarların akınına uğradı. Pep Guardiola’dan bu yana ilk kez üst düzey bir Avrupalı oyuncu Meksika ligine geliyordu ama bunun farklı bir havası vardı. Guardiola 35 yaşında kariyerinin son sezonunu Meksika’da geçirirken, Gignac kariyerinin zirve döneminde Tigres’e katılmaya karar vermişti.

Fransız oyuncu buraya bambaşka bir hikâye yazmaya gelmişti. İlk açıklamalarında “Çok mutluyum, Liga MX’i ve Libertadores’i kazanmaya geldim.” demiş ve hedefinin kupa kazanmak olduğunu çoktan belirtmişti.

Ayağının tozuyla Libertadores yarı final mücadelesine çıkan Gignac, ilk sınavına Brezilya temsilcisi Internacional karşısında çıktı. Çift ayaklı eşleşmede Brezilya’da oynanan maçta Tigres 2-1 mağlup oldu ve umutlarını evinde oynayacağı son maça bıraktı. İkinci maçta dakika henüz 17’yi gösterirken savunmacının arkasından kafayı vuran Gignac, günümüzde Liverpool’un kalesini koruyan Alisson’u mağlup ederek ilk golünü attı. O gün Tigres, maçı 3-1 yendi ve Libertadores finaline ulaştı.

Finalde rakipleri turnuvanın gediklilerinden biri olan güçlü Arjantin temsilcisi River Plate’ti. Finalin ilk ayağı Meksika’da oynandı. Tigres o gün evinde oynadığı maçta rakibine avantaj sağlayamadı ve maç 0-0 bitti. İkinci maçta Arjantin’de futbolun en çılgın statlarından biri olan Estadio Mâs Monumental’de 70 bin seyircinin önünde oynanan maçta Marcelo Gallardo’nun River Plate’i, Tigres’e neredeyse şans bile tanımadı ve 3-0’lık galibiyetle turnuvanın şampiyonu oldular.

Liga MX sezonu Apertura ve Clausura olmak üzere ikiye ayrılıyor. Aralık ayına gelindiğinde Gignac, kendisinin ilk kulübünün ise dördüncü Meksika şampiyonluğu olan 2015 Apertura’ya taşıyarak taraftarların inancını boşa çıkarmadı. Ardından 2016’da Campeón de Campeones kupasını kaldırmalarında başrol oynayarak Meksika’daki en iyi oyuncuya verilen bireysel bir ödül olan Bola d’Oro’yu kazandı.

Bu yazımda çok detayına girmek istemesem de Gignac’ın o dönem Fransa teknik direktörü Didier Deschamps ile arası çalkantılıydı. Deschamps, Gignac’ı Dünya Kupası’na çağırmamış ve bu da Gignac’ı büyük hayal kırıklığına uğratmıştı. Euro 2016’ya geldiğimiz zaman ise Fransa’nın eli santrfor olarak büyük sıkıntıdaydı. Benzema’nın yaşadığı kaset skandalı, Sevilla’daki Gameiro’nun sakatlığı ve Gignac’ın da Meksika’daki şaşalı formu sebebiyle Deschamps bu sefer Gignac’ı görmezden gelemezdi. Euro 2016 kadrosuna seçilen ve turnuvayı Giroud’un arkasında geçiren Gignac, ikincilik madalyası ile Meksika’ya geri döndü.

Euro 2016 sonrası Meksika’ya döndüğünde ise Gignac, hem bireysel hem de takım olarak kazanmaya devam etti. 2017 yılında yapılan değişiklik sonrası Meksikalı takımlar artık Copa Libertadores’te mücadele edemeyecekti. Statü değişikliği sonrasında Tigres, rotasını Kuzey Amerika, Orta Amerika ve Karayip ülkelerinin mücadele ettiği CONCACAF Champions Cup’a çevirdi.

Tigres ve Gignac yerel şampiyonluklarının yanına bir de kıta şampiyonluğu eklemek için yanıp tutuşuyordu. Tigres 2016 ve 2017’de üst üste Şampiyonlar Ligi finallerini Club America ve Pachuca gibi yerel rakiplerine kaybetti. 2018’de Toronto FC’ye çeyrek finalde elendiler ve 2019’da Meksika ekibi Monterrey’e bir final daha kaybettiler. Ardından Gignac “o lanet kupayı” kazanana kadar emekli olmayacağını açıkladı.

Ağustos 2019’da Gignac adını kulüp tarihine kazıdı ve 105. golüyle Tigres’in en golcü oyuncusu oldu. Bu olayı onurlandırmak için kulüp yöneticileri stadyumun dışına onun bir heykelini dikeceklerini duyurdular.

Tarihler 2020’yi gösterdiğinde Gignac 34 yaşına gelmişti ve şampiyonlar liginde nispeten kolay bir şekilde finale ulaşmışlardı. Final öncesi Gignac’ın hafif bir sakatlık riski vardı fakat ne pahasına olursa olsun bu finalde oynayacaktı. Finalde eski Fenerbahçeli Diego Rossi ve Meksika futbolunun büyük figürlerinden Carlos Vela’nın takımı Los Angeles FC ile karşılaştılar. Sessiz geçen ilk yarının ardından dakikalar 61’i gösterdiğinde Diego Rossi nispeten zor bir aşırtma vuruşuyla takımını 1-0 öne geçirdi. Tigres bir kez daha finallerde geriye düştü ama bu sefer çabuk toparlandılar ve stoper Hugo Ayala’nın kafa vuruşuyla hak ettikleri eşitliği sağladılar. 1-1’de ivme Meksikalıların elindeydi, ihtiyaçları olan şey onları zafere taşıyacak deneyimli bir isimdi. Dakikalar 84’ü gösterdiğinde belki de bu anı yaşamayı en çok hak eden isim olan Gignac, bitime altı dakika kala 19 metreden ustaca bir vuruşla maçı kazandırdı. Çok beklenilen kıta şampiyonluğunun golü yıldız forvetleri Gignac’tan geldi. Covid-19’da oynanan final seyircisiz olsa da Tigres takımı başarısını doyasıya kutladı. Kazanılan şampiyonluk sonrası Gignac, “Bu lanet kupayı sonunda kazandık!” şeklinde açıklama yaparak mutluluğunu dile getirdi.

CONCACAF Şampiyonlar Ligi şampiyonu olarak FIFA Kulüpler Dünya Kupası’nda oynamaya hak kazanmışlardı. Çeyrek finalde AFC Şampiyonlar Ligi (Asya’da düzenlenen Şampiyonlar Ligi) şampiyonu Ulsan Hyundai ile eşleştiler ve Gignac’ın attığı 2 golle rakibini geçmeyi başardılar. Yarı finalde ise rakip eski Galatasaraylı Felipe Melo’nun da olduğu Libertadores şampiyonu Palmeiras’tı. Rakibini Gignac’ın tek golüyle geçen Tigres, finalde Alman devi Bayern Münih ile eşleşti. O dönem final öncesi Gignac-Lewandowski karşılaşmaları yapılıyor ve peri masalının devam edip etmeyeceği merak ediliyordu. Finalde Bayern Münih, rakibini Pavard’ın golüyle 1-0 mağlup etmiş ve şampiyonluğa ulaşmıştı. Gignac ise gümüş madalyasının dışında turnuvanın en golcü oyuncusu olmuştu.

2015’te adımını attığı Meksika’da belki hayal ettiğinden fazlasını yaşayan Gignac, bugün 37 yaşında ve hala gollerini atıp kupa kazanmaya devam ediyor. Tigres taraftarları için artık bir kahramana dönüşen Gignac, Meksika sokaklarında bir gringo değil halkın içinden biri. Attığı goller dışında saha içindeki liderliği, çalışkanlığı takım arkadaşlarına örnek oluşu Tigres taraftarının onu sevmesi için onca nedenlerden bazıları. Ayrıca saha dışında Meksika kültürü ve yaşam tarzına kendini adaması, çocukları için Meksika vatandaşlığına başvurması Gignac’ı kesinlikle efsane yapan nedenlerden bir tanesi.

Futbolun kurumsal olarak metalaştığı bir dünyada, bu tarz etkileyici hikâyeler bulmak zor. Gignac, 29 yaşında en verimli dönemini geçirirken Avrupa’da üst düzey futbol oynamak yerine o dönem insanlar tarafından küçümsenen, kötü bir karar verdiği düşünülürken bambaşka bir hikâye yazdı ve şu an 37 yaşında yazmaya da devam ediyor.

Yiğitcan DİK

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir